Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı olarak nitelendirilen ve Trakya’nın en büyük şehirlerinden olan Edirne Yunanistan’a 6 km uzaklıkta, Bulgaristan’a ise 16 km uzaklıkta olan bir şehirdir. Tarih boyunca çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmış bu şehir günümüzde çok önemli bir kültür ve turizm kentidir. Osmanlı İmparatorluğu’na uzun yıllar boyu başkentlik yapmış bu kentin pek çok sembolü ve tarihi yapısı vardır. Kültürel yapısıyla bilinen şehrin gece hayatı da oldukça hareketlidir. Türkiye’nin Avrupa’ya açılan kapısı olduğundan eğlence sektörüne yapılan yatırım büyüktür. Ayrıca Edirne’de alışveriş yapmak için pek çok alternatif mevcut. Tarihi çarşıların yanında birçok mağaza ve alışveriş merkezi bulunan şehir alışveriş severler için oldukça zengin bir çeşitliliğe sahip.
Şehre Ulaşım
Her yıl milyonlarca ziyaretçisi olan kentin henüz bir havalimanı bulunmamasına karşın pek çok ulaşım imkânı mevcuttur.
Kara Yolu İle Ulaşım
Şahsi araç ile Edirne’ye gelenler için kara yolu ile ulaşım oldukça kolaydır. Şahsi aracıyla veya şehirlerarası otobüsle gelecek olan yolcular D-100 Karayolu ve TEM Otoyolu ile kolayca şehre ulaşım sağlayabilir.
Tekirdağ-Çorlu Havalimanı
Edirne’nin henüz bir havalimanı terminali yok ama hava yolu ile ulaşım sağlamak isteyen yolcular için farklı bir alternatif mevcut. Şehre en yakın havalimanı olan Tekirdağ-Çorlu Havalimanı’nı kullanarak bir araç kiralayabilir veya otobüs ile kente ulaşım sağlayabilirler.
Demir Yolu İle Ulaşım
Edirne’ye ulaşım için diğer kullanılan alternatif ise demir yolu ile ulaşımdır. TCDD aracılığıyla kendinize uygun bir sefer saati seçerek İstanbul Halkalı’dan kalkan trene binebilirsiniz.
Gezilecek Yerler
Türkiye’de mutlaka gezilmesi gereken şehirler listesinin başında yer alan, asırlar boyu pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış bu şehir her geçen gün ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. 88 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu’na başkent olan şehir imparatorluktan bugünlere çok değerli eserler bırakmıştır. Özellikle kültürel geziler yapmak isteyenler için Edirne çok doğru bir adrestir.
Selimiye Cami
Osmanlı-Türk mimarisinin en büyük eseri olarak kabul gören cami Edirne dendiğinde akla ilk gelen yapılardan biridir. Edirne’nin sembolü haline gelen yapı 1568 ve 1574 yılları arasında yapılmıştır. Mimar Sinan tarafından yapılan ve Mimar Sinan’ın “Ustalığımın Eseri” olarak tanımladığı bu yapı üç şerefeli dört adet minareye sahiptir ve her gün binlerce ziyaretçi tarafından ziyaret edilir.
Saray İçi
Edirne’nin sembolleri arasında olan ve her yıl düzenlenen Kırkpınar Yağlı Güreşleri Müsabakaları’nın yapıldığı yer olan Saray İçi aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu kalıntısı olarak çok önemli bir yapıdır. 93 harbine kadar bir saray olarak kullanılan yapının günümüze kalan kalıntıları her gün binlerce ziyaretçi tarafından ilgiyle karşılanıyor. Özellikle her yıl Haziran ve Temmuz aylarında düzenlenen ve Osmanlı tarihi açısından kültürel öneme sahip olan Kırkpınar Güreşleri, yerli yabancı pek çok turist tarafından Saray İçi’nde izleniyor. Edirne seyahatinizi bu tarihler arasında yaparsanız bu festivallere katılabilme şansınız da olur.
Edirne Türk İslam Eserleri Müzesi
Edirne’ye gelen ziyaretçilerin en uğrak noktalarından biri de bu müzedir. Saray İçi Odası, Mutfak İçi Odası, Çini ve Seramik Odası gibi birçok bölüme ayrılan müze içinde birbirinden değerli eşyaları görme fırsatı bulabilirsiniz. 1925 yılında Selimiye Camisi’nin medrese bölümünden toplanan bir kısım eşyanın toplanması ile halka açılmıştır. Bugün pek çok ziyaretçisi bulunan müzeye giriş 5 TL’dir.
Uzunköprü
Edirne’nin en gözde kültürel yapısı ve sembollerinden olan Uzunköprü mutlaka görülmesi gereken bir diğer yapıdır. Ayrıca UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan bir tarihi eserdir. Dünya’nın en uzun taş köprüsü olarak kabul edilen Uzunköprü, 1393 metre uzunluğunda bir taş köprüdür.
Meriç Nehri
Yolu Edirne’ye düşenlerin mutlaka görmesi gereken ve aynı zamanda Balkanların en büyük nehirlerinden biri olarak kabul edilen Meriç Nehri, özellikle bahar aylarında ziyaretçilerin uğrak noktası konumundadır. Ziyaretçilerine doğa içinde yürüyüş, mesire alanında piknik gibi imkânlar tanıyan Meriç Nehri aynı zamanda Trakya mutfağını merak edenler için güzel bir lokasyon. Civar restoranlarda yemek yedikten sonra muhteşem nehir manzarası eşliğinde sevdiklerinizle birlikte güneşi batırabilirsiniz.
Düzenlenen Festivaller
Pek çok şehir gibi Edirne’de de her yıl düzenli olarak festivaller düzenlenir. Bunlardan en bilineni şüphesiz Kırkpınar Yağlı Güreş Müsabakaları’dır. Trakya’nın incisi olan şehirde ayrıca Enez Av ve Balık Festivali, Atbaba ve Hıdrellez Şenlikleri gibi pek çok türde festival düzenlenir. Seyahat tarihlerinizi festivaller ile paralel belirlerseniz Edirne’nin kültürünü daha yakından tanıma şansı bulabilirsiniz.
Edirne Mutfağı
Köklü tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyüleyen şehrin yöresel yemeklerini sevmemek neredeyse imkânsız durumdadır. Edirne’ye gelen turlar çoğu zaman yalnızca yöresel lezzetleri keşfetmek adına günübirlik geziler düzenliyor. Asırlar boyu farklı kültürlere ev sahipliği yapan kentin mutfağı da en az kendi kadar köklü bir tarihe ve şana sahip. Özellikle Türkiye’nin ciğer dendiğinde akla gelen şehri olan Edirne’de Tava Ciğeri oldukça meşhur bir lezzettir. Bunun yanında Edirne köftesi, mamzana ve Rumeli beğendisi ve kıymalı saray pidesi gibi lezzetler yolu Edirne’ye düşenlerin mutlaka denemesi gereken yemeklerdir.
Şehrin İklimi ve Hava Durumu
Yıllık sıcaklık ortalaması 13,5 derece olan şehrin iklim yapısı karasal iklim ve Akdeniz ikliminden oluşur. Tarihi değerlerinin yanında temiz havasıyla da bilinen bir şehir olarak Edirne’ye ziyaret için en uygun zaman ilkbahar ve yaz aylarıdır.
0 Yorum